NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
5 - (1504) وحدثنا
يحيى بن يحيى.
قال: قرأت على
مالك عن نافع،
عن ابن عمر،
عن عائشة ؛ أنا
أرادت أن
تشتري جارية
تعتقها. فقال
أهلها:
نبيعكها على
أن ولا ءها
لنا. فذكرت
ذلك لرسول
الله صلى الله
عليه وسلم
فقال "لا
يمنعك ذلك.
فإنما الولاء
لمن أعتق" .
{5}
Bize Yahya b. Yahya
rivayet etti. (Dediki): Malik'e, Nâfi'den dinlediğim, onun da İbni Ömer'den,
onun da Âişe'den naklen rivayet ettiği şu hadîsi okudum :
Âişe âzâd etmek için bir
câriye satın almak istemiş. Câriye sahipleri:
— Biz bu cariyeyi velâsı
bizim olmak şartiyle sana satarız; demişler. Âişe bunu Resûlullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem)'e anmış da:
«Bu sana mâni' değildir.
Çünkü velâ hakkı ancak âzâd edene âiddir.» buyurmuşlar.
6 - (1504) وحدثنا
قتيبة بن
سعيد. حدثنا
ليث عن ابن
شهاب، عن عروة
؛ أن عائشة
أخبرته ؛ أن
بريرة جاءت
عائشة
تستعينها في
كتابتها. ولم
تكن قضت من
كتابتها شيئا.
فقالت لها
عائشة: ارجعي
إلى أهلك. فإن
أحبوا أن أقضي
عنك كتابتك،
ويكون ولا ؤك
لي، فعلت.
فذكرت ذلك
بريرة لأهلها.
فأبوا.
وقالوا: إن
شاءت أن تحتسب
عليك فلتفعل.
ويكون لنا ولا
ؤك. فذكرت ذلك
لرسول الله
صلى الله عليه
وسلم. فقال
لها رسول الله
صلى الله عليه
وسلم "ابتاعي
فأعتقي. فإنما
الولاء لمن
أعتق" ثم قام
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم فقال"ما
بال أناس
يشترطون
شروطا ليست في
كتاب الله ؟ من
أشترط شرطا
ليس في كتاب
الله، فليس
له، وإن شرط
مائة مرة. شرط
الله أحق
وأوثق".
{6}
Bize Kuteybe b. Saîd rivayet
etti. (Dediki): Bize Leys, İbni Şihâb'dan, o da Urve'den naklen rivayet etti.
Ona da Âişe haber vermiş ki, Berîre kitabet bedelini ödemesine yardım istemek
için Âişe'ye gelmiş. Kitabet bedelinden henüz bir şey ödememiş imiş. Âişe ona :
— Sahiplerin nezdine dön! Şayet senin kitabet
bedelini ödememi, fakat velânm benim olmasını dilerlerse dediğimi yaparım;
demiş. Berîre bunu sahiplerine söylemiş. Onlar razı olmamışlar; ve:
— Velâ' bizim olmak şartiyle sevabına yaparsa
yapsın! demişler. Aişe de meseleyi Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)*e
anmış. Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona :
«Satın al da âzâd et!
Çünkü velâ' ancak âzâd edene aiddir.» buyurmuş. Sonra ayağa kalkarak:
«Bâzı İnsanlara ne
oluyor ki, Allah'ın kitabında olmayan bâzı şeyleri şart koşuyorlar? Her kim
Allah'ın kitabında olmayan bir şeyi şart koşarsa yüz kerre şart koşsa hakkı
yoktur. Allah'ın şartı hak ve mevsuktur.» buyurmuştur.
7 - (1504) حدثني
أبو الطاهر.
أخبرنا ابن
وهب. أخبرني
يونس عن ابن
شهاب، عن عروة
بن الزبير، عن
عائشة زوج
النبي صلى
الله عليه
وسلم ؛ أنها
قالت: جاءت
بريرة إلي.
فقلت: يا
عائشة ! إني
كاتبت أهلي
على تسع أواق.
في كل عام
أوقية. بمعنى
حديث الليث.
وزاد: فقال "لا
يمنعك ذلك
منها. ابتاعي
واعتقي". وقال
في الحديث: ثم
قام رسول الله
صلى الله عليه
وسلم في الناس
فحمد الله
وأثنى عليه.
ثم قال "أما
بعد".
{7}
Bana Ebû't-Tâhir rivayet
etti. (Dediki): Bize İbni Vehb haber verdi. (Dediki): Bana Yûnus, îbni
Şihâb'dan, o da Urve b. Zübeyr'den, o da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in
zevcesi Âişe'den naklen haber verdi. Âişe şöyle demiş :
Berîre bana gelerek: Yâ
Âişe, dedi. Ben sahiplerimle her sene bir okiyye vermek şartiyle dokuz okıyyeye
mükâtebe yaptım...
Râvi bu hadîsi Leys
hadîsi mânâsında rivayet etti. Ve ziyade olarak:
«Bu seni ondan
menedemez; sen satın al da âzâd et!» dedi. O bu hadîste şunu da söyledi:
— Sonra Resûlullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) cemâat arasında ayağa kalkarak Allah'a hamdü
senada bulundu. Arkasından: «Emmâ ba'dü», dedi
8 - (1504) وحدثنا
أبو كريب محمد
بن العلاء
الهمداني. حدثنا
أبو أسامة.
حدثنا هشام بن
عروة. أخبرني
أبي عن عائشة.
قالت: دخلت
علي بريرة
فقالت: إن
أهلي كاتبوني
على تسع أوق
في تسع سنين.
في كل سنة
أوقية.
فأعينيني
فقلت لها: إن
شاء أهلك أن
أعدها لهم عدة
واحدة،
وأعتقك،
ويكون الولاء
لي، فعلت.
فذكرت ذلك
لأهلها. فأبوا
إلا أن يكون
الولاء لهم.
فأتتني فذكرت
ذلك. قالت:
فانتهرتها.
فقالت: لاها
الله إذا.
قالت:
فسمع رسول
الله صلى الله
عليه وسلم.
فسألني فأخبرته.
فقال
"اشتريها
وأعتقيها.
واشترطي لهم الولاء.
فإن الولاء
لمن أعتق"
ففعلت. فقالت:
ثم خطب رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
عشية. فحمد الله
وأثنى عليه
بما هو أهله.
ثم قال "أما
بعد. فما بال
أقوام
يشترطون
شروطا ليست في
كتاب الله ؟
ما كان من شرط
ليس في كتاب
الله عز وجل
فهو باطل. وإن
كان مائة شرط.
كتاب الله الحق.
وشرط الله
أوثق. ما بال
رجال منكم
يقول أحدهم:
أعتق فلانا
والولاء لي.
إنما الولاء لمن
أعتق".
{8}
Bize Ebû Kureyb Muhammed
b. Alâ' el-Hemdânî rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Usâme rivayet etti.
(Dediki): Bize Hişâm b. Urve rivayet etti, (Dediki): Bana babam, Aişe'den
naklen haber verdi. (Dediki):
Berîre yanıma girerek:
Sahiplerim her sene bir okıyye vermek şartiyle dokuz senede dokuz okıyyeye beni
mükâteb yaptılar; bana yardım et! dedi. Ben de ona şunu söyledim :
Eğer sahiplerin bunu
kendilerine bir defada vererek seni âzâd etmeme, velânın da benim olmasına rîza
gösterirlerse (dediğini) yaparım.
Berîre bunu sahiplerine
söylemiş. Onlar velânın kendilerine âid olmasından başkasını kabul etmemişler.
Berîre bana gelerek bunu anlattı. Ben kendisini men'ettim. O da : Öyle ise
Allah'a yemin olsun yapmam! cevabını verdi. Derken ResûluIIah (Sallallahu
Aleyhive Sellem) işiterek bana sordu. Ben de kendisine haber verdim. Bunun
üzerine :
«Sen onu satın al da
âzâd et! Hem onlara velâyı şart koş! Çünkü velâ' âzâd edene âiddir.» buyurdu.
Ben de öyle yaptım. Sonra ResûluIIah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yatsı zamanı
hutbe okudu. Evvelâ Allah'a lâyık olduğu şekilde hamdü senada bulundu.
Arkasından :
«Bundan sonra : Acep
bâzı kimselere ne oluyor ki, Allah'ın kitabında olmayan bir takım şeyleri şart
koşuyorlar? Allah (Azze ve Celle)'n\n kitabında olmayan herhangi bir şart
bâtıldır. İsterse yüz defa şart kılsın! Allah'ın kitabı hak, şartı da
sağlamdır. Sizden bâzı adamlara ne oluyor da içlerinden biri: Sen filânı âzâd
et; ama velâ bana âiddir; diyor. Velâ' ancak âzâd edene âiddir.» buyurdular.
9 - (1504) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة وأبو
كريب. قالا: حدثنا
ابن نمير. ح
وحدثنا أبو
كريب. حدثنا
وكيع. ح
وحدثنا زهير
ابن حرب
وإسحاق بن
إبراهيم. جميعا
عن جرير. كلهم
عن هشام بن
عروة. بهذا
الإسناد، نحو
حديث أبي
أسامة. غير أن
في حديث جرير:
قال: وكان
زوجها عبدا.
فخيرها رسول
الله صلى الله
عليه وسلم.
فاختارت
نفسها. ولو
كان حرا لم
يخيرها. وليس
في حديثهم:
"أما بعد".
{9}
Bize Ebû Bekr b. Ebî
Şeybe ile Ebû Kureyb rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize İbni Numeyr rivayet
etti. H.
Bize Ebû Kureyb de
rivayet etti. (Dediki): Bize Veki' rivayet etti. H.
Bize Züheyr b. Harb ile
İshâk b. İbrahim dahî hep birden Cerîr'den rivâyet ettiler.
Bu râvilerin hepsi Hişâm
b. Urve'den bu isnâdla Ebû usâme hadîsi gibi rivayette bulundular. Yalnız Cerîr
hadîsinde: «Berîre'nin kocası köle idi: onun için ResûluIIah (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem) onu muhayyer bıraktı; o da kendi nefsini ihtiyar etti. Şayet kocası
hür olsaydı Berîre'yi muhayyer bırakmazdı; dedi.» ifâdesi vardır. Bu râvilerin
hiç birinin hadîsinde (emmâ ba'dü} tâbiri yoktur.
10 - (1504) حدثنا
زهير بن حرب
ومحمد بن
العلاء
(واللفظ لزهير)
قالا: حدثنا
أبو معاوية.
حدثنا هشام بن
عروة عن
عبدالرحمن
ابن القاسم،
عن أبيه، عن
عائشة. قالت: كان
في بريرة ثلاث
قضيات: أراد
أهلها أن
يبيعوها
ويشترطوا ولا
ءها. فذكرت
ذلك للنبي صلى
الله عليه
وسلم. فقال
"اشتريها
واعتقيها. فإن
الولاء لمن
أعتق". قالت:
وعتقت. فخيرها
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم. فاختارت
نفسها. قالت:
وكان الناس
يتصدقون
عليها وتهدي
لنا. فذكرت
ذلك للنبي صلى
الله علي وسلم
فقال "هو
عليها صدقة.
وهو لكم هدية.
فكلوه".
{10}
Bize Züheyr b. Harb ile
Muhammed b. Ala' rivayet ettiler. Lâfız Züheyr'indir. (Dedilerki): Bize Ebû
Muâviye rivayet etti. (Dediki): Bize Hişâm b. Urve, Abdurrahmân b. Kaasim'den,
o da babasından, o da Âişe'den naklen rivayet etti. Âişe şöyle demiş :
Berîre'de üç hüküm
vardır:
1) Sahipleri onu satarak
velâsını şart koşmak istediler. Ben bunu Nebi (Sallallahu Aleyhi ve
Selİeın)'e anlattım da :
«Sen onu safrn al ve
âzâd et! Çünkü velâ' âzâd edene aiddir.» buyurdu.
2) Berîre âzâd oldu;
müteakiben Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) onu muhayyer bıraktı; o da
kendini ihtiyar etti.
3) Halk ona sadaka
verirler; o da bize hediyye ederdi. Ben bunu Nebi (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem)'e andım da:
«O Berîre'ye sadaka,
size ise hediyyedir. Binâenaleyh siz onu yeyin!» buyurdular.
11 - (1504) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا حسين بن
علي عن زائدة،
عن سماك، عن
عبدالرحمن بن
القاسم، عن
أبيه، عن
عائشة ؛ أنها
اشترت بريرة
من أناس من
الأنصار.
واشترطوا
الولاء. فقال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم
" الولاء
لمن ولي
النعمة"
وخيرها رسول
الله صلى الله
عليه وسلم.
وكان زوجها
عبدا. وأهدت
لعائشة لحما.
فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم "لو
صنعتم لنا من
هذه اللحم ؟"
قالت عائشة:
تصدق به على
بريرة. فقال
"هو لها صدقة
ولنا هدية".
{11}
Bize Ebû Bekr b. Ebi
Şeybe rivayet etti. (Dediki): Bize Hüseyn b. Alî, Zâide'den, o da Simak'dan, o
da Abdurrahmân b. Kaasim'den, o da babasından, o da Âişe'den naklen rivayet
etti ki :
Âişe Berîre'yî Ensâr'dan
bâzı kimselerden satın almış. Onlar velâyı şart koşmuşlar. Bunun üzerine
Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem);
«Velâ' ni'mete sahip olana
aiddir.» buyurmuş; ve Berîre'yi muhayyer bırakmış. Berîre'nin kocası köle imiş.
Berîre Âişe'ye et
hediyye etmiş. Bunun üzerine Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
«Bu etten bize de bir
şeyler yapsaydınız ya!» buyurmuş. Âişe:
— Onu Berîre'ye sadaka
verdiler; demiş.
Resûlullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem); «O Berîre'ye sadaka; bize ise hediyyedir.» buyurmuşlar.
12 - (1504) حدثنا
محمد بن
المثنى. حدثنا
محمد بن جعفر.
حدثنا شعبة.
قال: سمعت
عبدالرحمن بن
القاسم. قال:
سمعت
القاسم يحدث
عن عائشة ؛
أنها أرادت أن
تشتري بريرة
للعتق.
فاشترطوا ولا
ءها. فذكرت
ذلك للنبي صلى
الله عليه
وسلم
فقال"اشتريها
وأعتقيها. فإن
الولاء لمن
أعتق" . وأهدي
لرسول الله
صلى الله عليه
وسلم لحم.
فقالوا للنبي
صلى الله عليه
وسلم: هذا
تصدق به على
بريرة. فقال
"هو لها صدقة .
وهو لنا هدية"
. وخيرت. فقال
عبدالرحمن:
وكان زوجها
حرا. قال شعبة:
ثم سألته عن
زوجها ؟ فقال:
لا أدري.
{12}
Bize Muhammed b. Müsennâ
rivayet etti. (Dediki): Bize Muhammed b. Ca'fer rivayet etti. (Dediki): Bize
Şu'be rivayet etti. (Dediki): Ben Abdurrahmân b. Kaasım'dan dinledim. (Dediki):
Ben Kaasim'i, Âişe'den naklen rivayet ederken dinledim.
Âişe âzâd etmek için
Berîre'yi satın almak istemiş. Sahipleri velâ'sını şart koşmuşlar. Müteakiben
Âişe bunu Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e anmış da:
«Sen onu satın al ve
âzâd et! Çünkü velâ' âzâd edene âiddir.» buyurmuş.
Bir de Resûlullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e et hediyye edilmiş. Kendilerine :
— Bu et Berîre'ye sadaka
olarak verildi; demişler. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
«O Berîre'ye sadaka;
bize ise hediyyedîr.» buyurmuşlar. Berîre de muhayyer bırakılmış. Abdurrahmân:
«Berîre'nin kocası hür idi.» demiş. Şu'be: Bilâhare ona Berîre'nin kocasını
sordum da: Bilmiyorum; cevâbını verdi.» demiş,
(1504) وحدثنا
أحمد بن عثمان
النوفلي.
حدثنا أبو
داود. حدثنا
شعبة: بهذا
الإسناد،
نحوه.
{…}
Bize bu hadîsi Ahmed b.
Osman en-Nevfelî de rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Dâvûd rivayet etti.
(Dediki): Bize Şu'be bu isnâdla bu hadîsin benzerini rivayet etti.
13 - (1504) وحدثنا
محمد بن
المثنى وابن
بشار. جميعا
عن أبي هشام.
قال ابن
المثنى: حدثنا
مغيرة بن سلمة
المخزومي
وأبو هشام حدثنا وهيب.
حدثنا
عبيدالله عن
يزيد بن
رومان، عن عروة،
عن عائشة.
قالت: كان زوج
بريرة عبدا.
{13}
Bize Mulıammed b. Müsennâ
ile ibni Beşşâr hep birden Ebû Hişâm'dan rivayet ettiler. İbni Müsennâ
(Dediki): Bize Muğîre b. Selemete'I-Mahzûmî ile Ebû Hişâm rivayet ettiler.
(Dedilerki): Bize Vüheyb rivayet etti. (Dediki): Bize UbeyduIIah, Yezîd b.
Rûmân'dan, o da Urve'den, o da Âişe'den naklen rivayette bulundu. Âişe :
«Berîre'nin kocası köle
idi.» demiş.
14 - (1504) وحدثني
أبو الطاهر.
حدثنا ابن
وهيب. أخبرني
مالك بن أنس
عن ربيعة بن
أبي
عبدالرحمن،
عن القاسم بن
محمد، عن
عائشة زوج
النبي صلى
الله عليه
وسلم ؛ أنها
قالت: كان في
بريرة ثلاث
سنن: خيرت على
زوجها حين
عتقت. وأهدي
لها لحم فدخل
علي رسول الله
صلى الله عليه
وسلم والبرمة
على النار.
فدعا بطعام.
فأتي بخبز
وأدم من أدم
البيت. فقال
"ألم أر برمة
على النار
فيها لحم ؟"
فقالوا: بلى،
يا رسول الله ! ذلك
لحم تصدق به
على بريرة. فكرهنا
أن نطعمك منه.
فقال"هو
عليها صدقة
وهو لنا منها
هدية". وقال
النبي صلى
الله عليه
وسلم فيها"
إنما الولاء
لمن أعتق".
{14}
Bana Ebu't-Tâhir rivayet
etti. (Dediki): Bize İbni Vehb rivayet etti. (Dediki): Bana Mâlik b. Enes,
Rabîa b. Ebî Abdirrahmân'dan, o da Kaasim b. Muhammed'den, o da Nebi
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in zevcesi Âişe'den naklen haber verdi. Âişe
şöyle demiş:
— Berîre'de üç sünnet
vardı;
1) Berîre âzâd olduğu
vakit kocasında kalıp kalmamakta muhayyer bırakıldı.
2) Ona et hediyye
edilmişti. Az sonra çömlek ateşte iken Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
yanıma girdi; ve yemek istedi. Kendilerine ve evdeki katıklardan katık getirildi.
Fakat o: «Ben ateşte içi et dolu çömleği görmedimmi sanki?» buyurdu.
(Oradakiler) :
— Hay hay yâ ResûIallah
(görmüşsündür)! (Ama) bu Berîre'ye sadaka olarak verilen bir ettir; onun için
sana ondan yedirmeğe çekindik; dediler. Bunun üzerine:
«O Berîre'ye sadaka;
ondan bize ise hediyyedir.» buyurdu.
3) Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onun
hakkında:
«Velâ' ancak âzâd edene
âiddir.» buyurdular.
İzah 1505 te